7 Mart 2012 Çarşamba

AKŞEMSETTİN

ak semsettin

Yedi yaşında babası Şerafeddin-i Hamza Şâmî İle Anadolu'ya gelip Amasya'nın Kavak bölgesine yerleşti. Bir süre sonra babası vefat etti. Babası vefat edip, defnolunduğu günün gecesi bir kurt gelip kabrini açtı. Bu kurt, o beldeye musallat olmuştu. Yeni mezarları bulur ve ölüyü mezardan çıkararak parçalardı. Şeyh Hamza'yı da parçalamak ve yemek istemişti. Fakat Şeyh Hamza, mübârek elini uzatarak, o kurdu boğazından sıkıp öldürdü. Ertesi sabah ziyârete gelen halk, kurdu ölü, Şeyh Hamza'nın elini de mezardan çıkmış buldular…
"Kurda değdiği için, Şeyh Hamza'nın mübârek elinin yıkanması lâzımdır." denilerek, elini yıkadılar. El, hemen içeri çekildi. O günden beri Akşemseddîn'in babası, Kurtboğan lakabı ile meşhur oldu.

Şeyh Muhammed Şemsettin Bin Hamza
  • 1390 Şam- 1459 Göynük/Bolu
  • Hacı Bayram Veli’nin Müridi ve Fatih Sultan Mehmet’in hocası
  • En büyük Sofilerden biri
  • Çok yönlü bilim adamı
  • İstanbul'un manevi Fatihi

Küçük yaşta Kuranı Kerimi ezberleyen Akşemseddin kuvvetli bir medrese eğitimi görmüş, zekasının kıvraklığı ile kısa sürede ilimleri öğrenmiş tıp ilminde de mesafeler almış ve zamanının en büyük bilgini olmuştu.Tahsilini bitirdikten sonra Çorum Osmancıkta bulunan medreseye müderris olmuştur. Medrese öğrenimini zamanın büyük velisi Hacı Bayram-ı Veli’nin yanında tamamladıktan sonra seçkin bilginler arasında yerini aldı. Hacı Bayram-ı Velî’nin ölümünden sonra, onun halifesi oldu. Üstün zekası ve anlayışı, yılmak bilmeyen çalışma gücüyle kendini kitaplara adadı.
Başta İslami bilimler olmak üzere Tıp, Astronomi, biyoloji ve matematikte zamanın ünlülerinden oldu. Uzun yıllar Osmanlı medreselerinde çalışarak yüzlerce öğrenci yetiştirdi. Tıp alanında bulaşıcı hastalıklar üzerinde de önemli çalışmalar yaptı.
Hayat'ta geçen ,
"Hastalıkların insanlarda teker teker peyda olduğunu zann etmek yanlıştır.Hastalıklar insandan insana gözle görülmeyecek kadar küçük tohumlar vasıtasıyla geçer"  cümlesi ile ilk mikrop teorilerinden birini ortaya atmıştır. Tarihte mikroorganizmalardan bahseden ilk kişidir ve Mikrobiyolojinin babası sayılmaktadır.
Akşemseddin Hacı Bayram-ı Velî’nin ölümünden sonra Edirne'ye geçti.  Edirne sarayında bulunan Osmanlı padişahı II. Murad, Akşemseddin’i ziyaret eder  ve oğlu şehzade Mehmed'in eğitim ve öğretimini üzerine almasını rica eder. Akşemseddin bu teklifi reddetmez. Ve sonrasında yıllarca Fatih Sultan Mehmed’e bilgi aşılar. Şehzade Fatih, padişah olunca da yanından ayrılmaz, Onun en yakın hocası ve danışmanı olarak görevini sürdürür.

Akşemsettin Ve İstanbulun Fethi;
İstanbul’un fethi sırasında büyük yararlılıklar göstermiş, genç sultanı teşvik ederek zaferin kazanılmasında önemli katkılarda bulunmuştu.  Fethin en önemli günlerinde Ebu Eyyüb el-Ensari'nin kabrini bularak ordunun maneviyatını yükseltmişti. Dünya malına önem vermeyen Akşemsettin, Fatih Sultan Mehmet'in büyük saygı ve sevgisini kazanmıştı. Fatih Sultan Mehmet ile İstanbul'a girişleri daha sonra ünlü olacak bir hikâyeye dönüştü.

Akşemsettinin Dilden dile söylenen ve nesilden nesile aktarılan hikayesi;
Beyaz atına binmiş, ordusunun önünde giden Hz. Fatih Sultan Mehmet, yanında onu yetiştiren Akşemsettin ile İstanbul'a giriyor. Türk Ordusunu karşılayan şehir halkı, yol boyunca dizilmiş, ellerindeki çiçek demetlerini padişaha sunmak için yaklaşıyor. Şehir ahalisi, beyaz sakalıyla, ağır duruşuyla Akşemsettin'i padişah sanıp çiçekleri ona sunmaya çalışıyorlar. Akşemsettin atını geri çekip göz ucuyla Fatih'i göstererek: "Sultan Mehmet odur, çiçekleri ona veriniz", demek istiyor. Fatih Sultan Mehmet, çiçeklerle kendisine doğru yürüyenlere hocası Akşemsettin'i göstererek: "Gidiniz, çiçekleri gene ona veriniz. Sultan Mehmet benim, ama o, benim hocamdır", diyor ve İstanbul'a ilk olarak Akşemseddin (k.s.) giriyor.
Hz. Fatih Sultan Mehmet Han tarafından(1464) yılında yaptırılmış olan türbesi Bolu ilinin, Göynük ilçesindedir. İlçede her yıl, İstanbul'un fetih günü olan 29 mayıs(mayısın son pazarı) tarihinde anma günleri düzenlenmektedir.

Eserleri
  • Risalet-ün nuriyye Tasavvufa ve tasavvuf ehline dil uzatanlara cevab mahiyetindedir. Arapça olup, kardeşi Hacı Ali tarafından Türkçe’ye çevrilmiştir.
  • Risale-i Zikrullah
  • Risale-i Şerh-i Ahval-i Hacı Bayram-ı Veli
  •  Def’ü Metain
  • Makamat-ı Evliya (Velilerin Makamları)
  •  Maddet-ül-Hayat (Hayat Maddesi)
  • Nasihatname-i Akşemsettin (Akşemsettin Nasihatnamesi)
  •  Kitab-ül-Tıp (Tıp Kitabı)
  • Hall-i Müşkülat (Güçlüklerin Halli)
  • Not: İstanbul Feyzullah Efendi Kütüphanesinden
Doğum:  1390 Şam
Ölüm: 1459 Göynük/Bolu

KAYNAKLAR
tr.wikipedia.org
http://www.asdefinem.com