İbni Sina |
Tıbbın babası olarak kabul edilir…
İbn-i Sina, birçok kez yeniden incelemesine karşın
Aristoteles metafiziğini kavrayamadı. Şans eseri ele geçirdiği Farabi’nin
el-İbâne adlı eserini okuyunca bu sorunu da çözdü. Bilim amaçlı geziler yaptı.
Cürcan’dayken, Batı’da yüzyıllar boyunca, Doğu’daysa bu yüzyılın başına kadar
tıp incelemelerinde temel kaynak sayılan el-Kanun
Fi’e-Tıb adlı eserini yazmaya başladı.
İbni Sina ve Tıp |
HAYATI
Çocukluğu
İbn-i Sina 980 yılında günümüz Özbekistan’ında yer alan
Buhara yakınlarındaki Afşana kentinde doğdu. Babası Abdullah, Samani
İmparatorluğunun önemli şehri Belh'ten gelen saygın bir bilim adamıydı.
Buhara'da iyi bir eğitim aldı.
Olağanüstü bir zekâya sahip olduğu için daha 10 yaşındayken
Kur‘an-ı Kerim'i ezberledi. 14 yaşına geldiğinde öğretmenlerini geçmeye
başlamıştı.
16 yaşında tıbba döndü ve bu konudaki bilgileri öğrenmekle
kalmayıp yeni tedaviler de geliştirdi. 18 yaşında çağının bütün ilimlerini
öğrendi. 19 yaşında doktorluk ünvanını elde etti ve ücret almaksızın hastaları
tedaviye başladı.
57 yaşındayken Hemedan'da öldüğünde 150'den fazla eseri vardı.
Eserleri Latince’ye ve Almanca’ya çevrildi, tıp, kimya ve felsefe alanında
Avrupa’yı aydınlattı. Avrupa’da “Avicenna” adıyla bilinen İbn-i Sina, eski
Yunan bilgi ve felsefesinin aktarıcısı olarak da bilinir. Bununla beraber,
batılılar da kendisini Hâkim-i Tıp, yani hekimlerin piri ve hükümdarı olarak
kabul etmişlerdir.
İbni Sina |
Erişkinlik Dönemi
İbn-i Sina ilk olarak 997 yılında Buhara Emiri Nuh İbni
Mansur’u ağır bir hastalıktan kurtardı ve bu hizmetinin karşılığında aldığı
ödül, Samanilerin resmi kütüphanesinden dilediğince yararlanmak oldu.
Bu sayede pek çok eseri elinin altında bulduğu için vaktini
kitap okumak ve yazmakla geçirdi.
Kütüphanede kısa süre sonra meydana gelen yangında
düşmanları onu bilerek kundaklama yapmakla suçladı.
Bu yüzden takibata bile uğradı. Harzem'de barınamayarak
yeniden yollara düştü. Şehirden şehre dolaşarak nihayet Hemedan'a kadar geldi
ve orada kalmaya karar verdi.
İbni Sînâ, Farsça olan birkaç eseri dışında çoğunu Arapça
yazmıştır. Çünkü o devirde ilim eserlerini Arap diliyle yazmak âdetti.
Tıp ilmine dair araştırmaları son derece orijinal ve
doğrudur. Bu yüzden doğu ve batı hekimliğine 600 yıl hükmetmiştir.
Matematik, astronomi, geometri alanlarında geniş
araştırmaları vardır. İbn-i Sina, tıp araştırmaları yaparken bazı hastalıkların
bulaşmasında göze görünmeyen birtakım yaratıkların etkisi olduğunu, yani
mikropların varlığını sezmiş ve bu bilinmeyen mahluklardan eserlerinde sık sık
bahsetmiştir. Mikroskobun henüz bilinmediği bir devirde böyle bir yargıya
varmak çok ilginçtir.
İbni Sina |
BİLİMİ
Felsefesi
İbn-i Sina felsefesi, düşüncesi, varlık anlayışı bakımından
örnek bir Ortaçağ filozofudur. Felsefesinde, deney ve akla dayanan duyularla
edinilen akıl verilerini akıl ilkelerine göre değerlendiren, açıklayan bir
anlayış görülür. Aristoteles'in görüşlerini benimsemiş, felsefeyi iki bölüme
ayırmıştır:
Kuramsal Hikmet: doğa felsefesi, matematik ve metafiziğe
dayanan felsefeyi içerir. Bu alandaki felsefe dallarının temel konusu bilgidir.
Uygulamaya İlişkin Hikmet: Daha çok eyleme dayanan bir
felsefi görüştür.
Metafizik
İbni Sina |
- Olası varlık ya da ortaya çıkan ve sonra yok olan varlık
- Olası ve zorunlu varlık (tümeller ve yasalar evreni, kendiliğinden var olabilen ve bir dış neden sayesinde gerekli olan varlık)
- Özü gereği gerekli olan varlık (Allah). İbn-i Sina Allah'ı "Vahdet-i Vücud" yani 'varlığı zorunlu olan' olarak belirtir ve bu fikir ona hastır.
Ruhbilim
İbn-i Sina, ruhbilimin, metafizik ile fizik arasında
bağlantı kuran ve bu iki bilimden de yararlanan bir bilgi alanı olduğunu
savunmuş, ruhbilimini üç ana bölüme ayırmıştır:
- Akıl ruhbilimi:
- Deneysel ruhbilim:
- Tasavvuf ya da gizemci ruhbilim: İnsanların ruhlarının müzikle tedavi edilebileceğini öne sürmüş ve bu yöntemi geliştirmiştir.
Akıl
Bu konudaki görüşleri Aristoteles ve Farabi'den farklı olan
İbn-i Sina'ya göre, akıl 5 çeşittir;
- Bilmeleke (olası akıl): Açık-seçik ve zorunlu olanları bilebilir.
- He-yulâni akıl: Bilmeyi ve anlamayı sağlar.
- Kutsi akıl: Aklın en yüksek aşamasıdır ve her insanda bulunmaz.
- Muste-fat akıl: Kendisinde bulunanı, kendisine verilen "makûllerin" suretlerini algılar.
- Bilfiil akıl: kazanılmış verileri kavrar.
Sonraki Yılları ve Ölümü
İbn-i Sina'nın kalan 10 ya da 12 yılı Ebu Cafer'in
hizmetinde geçti. Burada doktor, bilim danışmanı olarak çalıştı, resmî saray
doktorluğu yaptı ve hatta savaşlara bile katıldı. Bu yıllarda edebiyat ve
filoloji çalışmaya başladı.
Bir Hamedan seferi sırasında şiddetli bir kolik atağına
yakalandı. Güçlükle ayakta duruyordu. Hamedan'a vardığında önerilen tedavileri
uygulamadı ve kendisini kadere teslim etti.
Ölüm yatağında mallarını yoksullara bağışladı, kölelerini
azat etti ve son gününe dek 3 günde bir Kuran okudu. 1037 Haziranında Ramazan
ayında 57 yaşında öldü. Kabri Hamedan’dadır.
İbni Sinanın Eserleri |
İbn-i Sinanın Eserleri
Kitabü'ş-Şifa: 11 ciltlik bir eser olup nerdeyse tüm bilim dalları hakkında yazılmıştır
Kitabu'l-İşaret ve't-Tenbihat: Bu kitap İbn-i Sina'nın kişisel görüşlerini içeren bir yapıttır
Kitabü'l-Necat: («Kurtuluş Kitabı»)Metafizik
konularda yazılmış özet bir eserdir.
Risale fi-İlmü'l-Ahlak: ("Ahlak Konusunda
Kitapçık")
İşarat ve'l-Tembihat:
El Kanun fi't Tıb (Tıpta Kanun)
Bu kitap İbn-i Sina'nın deneyimlerinin yer aldığı sistematik
bir ansiklopedidir.
İbn-Sina'nın en ünlü kitaplarındandır. 18. yüzyıla kadar
Avrupa'da ve İslam Dünyası'nda standart tıp kitabı olarak okutulmuştur.
700 yıl boyunca Batı'da da ders kitabı olarak okutulmuş 14
ciltlik eserdir.
Bu kitapla gelen yenilikler, enfeksiyon hastalıklarının ve
cinsel yolla bulaşan hastalıkların keşfi; bulaşıcı hastalıkların yayılmasının
azalması için karantina uygulamasının önerilmesi; deneysel tıp, nöropsikiyatri
risk faktör analizi ve teşhis koyarken belirti ve bulguların birlikte
değerlendirildiği sendrom anlayışı gibi kavramların ortaya konmasıdır.
Hijyen, basit ve karmaşık ilaçlar ve organların
fonksiyonları da kitabın konuları arasındadır. Burada İbn-i Sina göz
anatomisini ilk kez doğru olarak tarif eden kişi olmuştur.
İbni Sina |
Asıl Adı: Ebu Ali el-Hüseyin İbn-i Abdullah İbn-i Sina el-Belhi
Doğumu: 980 Buhara
Vefatı: 1037, Hamedan
KAYNAKLAR