İbn-i Heysem |
Fizikçi, Matematikçi, Filozof…
HAYATI
Öğrenimine Basra'da başladı. Zamanının
yüksek din ve fen ilimlerini de burada öğrendi. Tahsilinin bir kısmını
tamamladıktan sonra, Bağdat'a giderek özellikle; matematik, fizik, mühendislik,
astronomi, metalurji gibi pozitif bilimleri öğrenip, şöhrete kavuştu.
Öğrendiklerini uygulama safhasına koymak için çok gayret gösterdi. Birçok
önemli neticeler ve başarılar elde etti…
İbn-i Heysem'in başarıları diğer
ülkelerden duyulunca, Mısır'da hüküm süren Şii-Fatimi Devleti hükümdarlarından
El-Hakim kendisini Mısır'a davet etti.
İbn-i Heysem, Mısır'a gitmeden önce, Nil
Nehri ile ilgili bir sulama projesi ve bazı teknik çalışmalarda bulunmuş, Nil
nehrinden nasıl istifade edilebileceğini araştırmıştı.
Projesini Fatimi sultanı El-Hakim'e
açıklayınca, sultan projenin gerçekleştirilmesi için ona her türlü yardımı
yapacağını bildirdi.
İbn-i Heysem, Nil Nehri boyunca ilmi ve
teknik incelemelerde bulundu. Yaptığı projelerin başarılı bir şekilde
uygulanmasının o günkü şartlarda mümkün olmadığını görünce, hükümdardan af
diledi.
İbn-i Heysem, El-Hakim'in kendisi hakkında
kanaatlerinin değişmesinden korkarak, gözden ırak bir yere çekilip hükümdardan
uzak durmaya karar verdi.
İbn-i Heysem |
İbn-i Heysem, çağının bütün ilimlerinde
otoriteydi. Fevkalade keskin bir görüş, anlayış, muhakeme ve zekaya sahipti.
Aristo ve Batlemyüs'ün eserlerini
inceleyerek hatalarını gösterdi. Bunları özetleyerek Arapçaya tercüme etti.
Ayrıca tıp biliminde de derinleşti. Geometriyi mantığa uyguladı.
Öklit ve Apollonius'un geometrik ve
sayısal metotlarını geliştirdi ve pratik uygulama alanlarını işaret etti.
Geometri ve matematiğin inşaatçılık alanında uygulanmasında katkıda bulundu.
Eski medeniyetlerden intikal eden
matematik, geometri ve astronomiyi tetkik ederek ilmi tenkitlerini ortaya koydu
ve bu sahalarda kendi nazariyelerini geliştirerek ilim alemine sundu.
Mesela; Aristo ve Batlemyüs'e ait olan
dünyanın, kainatın merkezi olduğu şeklindeki görüşleri üzerindeki şüphe ve
tereddütlerini ifade etti. Dünya merkezli bir kainat sisteminin kesin
olmayacağını, uzayda daha başka sistemlerin de bulunabileceğini ve güneş
sisteminin mevcut olduğunu söyledi.
İbn-i Heysem |
Nitekim İbn-i Heysem'den yüzlerce sene
sonra önce, İbn-i Şatır ve Batruci sonra Newton ve Kepler, Güneş sistemi
nazariyesini kabullenmişler ve yer kürenin bu sistem içinde bulunduğunu
söylemişlerdir.
Kitab-ül-Menazir:
Eser, yedi bölümden meydana gelmiştir.
Işık konusuna ilişkin olan
Kitab-ül-menazır ’ı yalnız Doğu’da değil, daha sonra birçok Latince
çevirileriyle Batı’da Roger Bacon ve Witello’nun fizik araştırmaları üzerinde
etki yapmıştır.
Eskilerin sandığı gibi ışığın gözden çıkıp
eşyaya gitmek suretiyle görme fiilinin olmadığını, tam tersine eşyadan bize
ışğın gelmesiyle gördüğümüz öngörüsünü yerleştirdi.
Gözün ilk ilmi tavsifini yapan odur.
Seleflerinden çok daha ilme ve gerçeğe yakın olan bir görme telakkisi vardı.
Hava içerisinde kırılma olayına ilişkin dahice araştırmalar yaptı.
Tek ve çift gözle görmeyi tefsir eden
bilimsel açıklamalar verdi. Karanlık bir odayı ışığın davranışlarını inceleme
araştırmalarında ilk kez kullandı.
ibn-i Heysem'in bu meşhur eseri,
Ortaçağ'da beş defa Latinceye çevrilmiş olup, bütün Avrupa üniversite ve ilim
merkezlerinde tanınan tek müracaat eseri durumundaydı.
Eser, 1572 senesinde Risner tarafından
Opticae Thesaurus Alhazeni Arabis Libri ismiyle Latinceye çevrilerek
İspanya'nın Bâle şehrinde bastırılmıştır.
Kemaleddin Farisi isimli bir Müslüman
bilim adamı bu eseri açıklayarak genişletmiş ve Tenkih-ül-Menazir adını
vermiştir.
Kitab-ül-Menazir, 1948 senesinde
Kemaleddin Farisi'nin yaptığı şerhle beraber Hindistan'ın Haydarabad şehrinde
basılmıştır.
Bu eserlerinden başka, Mutezile fırkasına,
mantıkçılara ve diğer fen ve ilim erbabına cevaben birçok reddiyeler ile
kendisine sorulan fen sorularına verdiği cevapları bildiren risaleleri de
vardır.
Heysem |
Muhtelif ilim dallarında ortaya koyduğu
terimler bugün hala kullanılmaktadır. Astronomideki modern başarıların kaynağı,
İbn-i Heysem'in parlak görüş ve teorilerinden kaynaklanmaktadır.
Apollo ile Ay'a inen ilk astronotlar,
orada gördükleri muhteşem kraterlere önemli adlar verirken, bir tanesini de
İbn-i Heysem olarak isimlendirdiler.
Diğer Eserlerinden Bazıları:
Kitab-ül-Cami' fi Usûl-il-Hisab
El-Muhtasar fi İlm-il-Hendese
Kitabun fihi Rüdûd
alel-Felasifet-il-Yunaniyye ve Ulema-il-Kelam
Kitab-ül-Ezlal
Risaletün fi Keyfiyet-ül-Ezlal
Kitabun fi İlm-il-Hendese vel-Hisab
Kitabun fil-Cebri vel-Mukabele
Makaletün fi İstihracı Semt-il-Kıble fi
Cami-il-Meskûneti Bicedavilin
Risaletün fi Şerhi İtticah-il-Kıble
Kitabun fi Hayat-il-alem
Kitabu Hey'et-il-alem
Risaletün amil-il-Ayni vel-İbsar
Şerh-ü Mecisti ve Telhisihi
Kitabün fi aletiz-Zıl
Kitab-ut-Tahlili
vet-Terkib-il-Hendesiyyin
Asıl Adı: Abū 'Alī al-Hasan ibn
al-Hasan ibn al-Haytham
Doğumu: 965- Irak Basra
Vefatı: 1038-1040(?) - Mısır
Kahire